Merhaba Kıymetli Dostlar,
Herkesin
malumu olduğu üzere kış bitmek üzere aslında filende bitti. Çünkü kar yağma
zamanında yağmur yağıyor, dolu yağıyor herkes bu değişimin bir şekilde farkında
aslında, hiçbir şey bildiğimiz, hatırladığımız düzeninde yol almıyor. Sürekli
bir değişim var. Değişim çoğu zaman gelişimle ilgilidir ve gelişmeyi ifade
eder. Ancak son dönemlere değişim sözcüğü
gelişimden ziyade, bir şeylerin bozulması anlamıyla olarak karşımıza
çıkmaktadır. Mevsimler değişiyor (bozuluyor, insanlar değişiyor
(bozuluyor)hatta hava bile su bile değişiyor (bozuluyor).
Artık Aklımıza
ne gelirse gelsin, bir karamsarlık
içerisinde bozulma akla geliyor. Burada bunun sebeplerini uzun uzadıya
inceleyecek değilim, zira bu konuda sosyologlar, psikologlar, toplum bilimciler
gibi konu uzmanları inceleme ve bir yığın araştırma yapıp sonuçlarının toplum
ile paylaşıyorlar. Hatta uzman
olmayanlar veya toplumu yönlendirmeye çalışanlar bile bu konuda görüş beyan
ediyorlar.
Genelde
Türkiye ölçeğinde yapılan araştırmalar, topluma genel bir karamsarlık halinin hâkim
olduğunu ve mutsuzluk eğilimlerinin yüksek düzeyde seyrettiğini göstermektedir.
Biz bu
durumu Handırı köyü yani köyümüz açısından ele alırsak, durumun Türkiye
ölçeğinden pek farklı olmadığını müşahede ederiz. Zira geçim zorluğu, köyümüz
kaynaklarının
yetersizliği, organize ve kooperatifleşmenin olmaması, diğer illere göç, kopan ilişkiler, menfaatlerin çakışması, gibi konular köyümüz insanında belli oranda bir mutsuzluk tablosu oluşturmaktadır.
yetersizliği, organize ve kooperatifleşmenin olmaması, diğer illere göç, kopan ilişkiler, menfaatlerin çakışması, gibi konular köyümüz insanında belli oranda bir mutsuzluk tablosu oluşturmaktadır.
Kardeşin kardeşle
ilişkilerinin asgari düzeye indiği günler yaşıyoruz. Evladın anne ve babasına
nasılsın demediği kişiler tanıyorum.
Onun halinden bana ne diyenler çevremizi sarmış durumda, bir başkasının
hali ile ilgilenenlerin ilgileri ise dedikodudan ileriye gitmediğine her gün
defalarca şahit oluyoruz.
Acı ama
hoşlan sakta hoşlanma sakta bunlar bizim gerçeğimiz, böyle durumlar la içi içe yaşıyoruz.
Yaşanan
sıkıntılara bir neşter vurmak için yapılan girişimlerde yok değil, ancak yeterlide
değil. Hocalarımız sohbetlerinde ve vaazlarında toplumsal huzuru ve
birlikteliği sürekli işliyor. Televizyonlarda sağduyulu ve ilim tahsil etmiş
üstatlar fikirleri ile yön ve yol gösteriyorlar. Gönüllerde yer etmiş Allah
(cc) dostları halleri ile insanlara örnek oluyorlar.
Bu konuda Handırı
yaranı da toplumun sorunlarına çok hassasiyetle yaklaştığını ve toplumun huzur
ve mutluluğu için hem fikir hem de eylem bazında faaliyetler içerisindedir. Çok
güzel geçen bu seneki yaranda birlik, beraberlik ve huzur adına büyük aşamalar kaydettiğimizi,
büyük bir memnuniyetle bizatihi kendim gözlemledim. Bu durumu köyümüzden ve
köyümüzden olmayan insanlar açıkça ve memnuniyetle ifade etmektedirler. Birbiri
ile yaşayabilen, paylaşabilen, konuşabilen ve fikir alışverişi yapabilen
insanların artması hedefi ile hasta ziyaretleri, taziyeler, yaran toplantıları,
yaran ocakları, asker uğurlamaları,
misafir davetleri ve yarana büyüklerimizin davet edilmesi gibi faaliyetlerin
iyiye ve güzele yönelen reflekslerimizin gelişmesine büyük katkılarda bulunduğu
kanaatindeyim.
Aslında daha
çok söylenecek söz var ancak, yazının uzaması okunabilirliği açısından zafiyet
oluşturmaktadır. Yazımı sonlandırırken, yazının özüne bakarsak birlik ve
beraberliğimizi geliştirecek her türlü faaliyete destek olmamız ve bundan
dersler çıkarmamız gerektiği sonucuna ulaşırız. Bu bizim mutluluğumuz
dolayısıyla tüm toplumun mutluluğuna olumlu etki yapacaktır.
Mutlu
yarınların özlem ve temennisi ile sevgi ve saygılarımı sunarım.
18-Şubat-2009 Saat 14:32 Handırı.com yayınlanmıştır.
tşk
YanıtlaSil